İnsan fotoğrafları

Elbette hayatta her şeyin bir oluşum hikayesi var ve bu, aşağıda sizlerle paylaştığım ve farklı memleketlerde objektifime takılmış olan insan fotoğrafları için de geçerli.

Bu nedenle de bir-iki satır eşliğinde her bir fotoğrafın hikayesini de elimden geldiğince sizlere aktarmaya çalışacağım.

 Farklı ülkelerden insan fotoğrafları

İnsan fotoğrafları

 1/10  Beach Boy – İnsan fotoğrafları

Zanzibar denince aklıma mavinin farklı tonları, birçoğunu hayatımda ilk defa gördüğüm sınırsız deniz ürünleri, sevimli ve sakin insanlar ve bir de Beach Boy’lar geliyor.

Peki kimdir ve nedir Beach Boy?

Zanzibar’ın beyaz kumlu o harika kumsallarında turistlere bir şeyler satarak yolunu bulmaya çalışan bir yerli genç için kullanılan tabir, Beach Boy. Bir de sadece kendileri için buralara gelen Batılı hatunlar var ama konuyu fazla deşmeyelim, birbirimizi anladığımızı düşünüyorum.

İsminiz her ne olursa olsun yerlilerin anadili olan Svahili’de tek bir karşılığınız olacaktır; Muzungu yani Beyaz Adam.

Beach Boy’un alışverişlerde elinden geldiğince Muzungu’nun gözünün yaşına bakmamaya çalıştığını da eklemeye gerek var mı bilmiyorum.

 

 2/10  Mostarlı Kız – İnsan fotoğrafları

Mostar’da çarşıda gezerken bir restoranın önünde müşteri çekmeye çalışan fotoğraftaki genç kız gözüme takılıyor.

Kız sempatik, üstündeki kıyafetler de güzel olunca kendisinden Cheese’in Boşnakça’sını söylemesini rica ediyorum.

 

 3/10  Adalet – İnsan fotoğrafları

Tahminimce bir baba ve oğlu köşe başında müsait bir yere oturmuş ve o günlük kısmetlerini bekliyorlar.

Fotoğraf makinemi kendilerine doğrultup kompozisyonu zenginleştirme adına köşeden üstü başı düzgün birilerinin belirip kadraja dahil olmasını beklemeye koyuluyorum.

Hani derler ya “ben istedim bir göz Allah verdi iki göz”, işte bu fotoğrafı çekerken bana da aynısı oluyor.

Bir zaman sonra ucundan bir aile beliriyor kadrajın sağ tarafında. Bu durumda bana kalan tek şey sadece doğru anda deklanşöre basmak oluyor; Adalet’in sadece bir insan isminden ibaret olduğu bir dünyada.

---

Bu da ilginizi çekebilir

Bir öğrenci hangi parayla 40 ülke gezer:

„Sırtçantalı Gezgin“

---

 

 4/10  İki farklı İran – İnsan fotoğrafları

İran’ın Batı dünyasındaki imajı hakkında pek olumlu şeyler söylemek mümkün sayılmaz.

Bu bakış açışı Avusturyalılar arasında da bir hayli yaygın. Sohbetlerimiz esnasında İran’da Hristiyanların baskı altında olduklarını, yeraltı kiliselerinde gizlice ibadet ettiklerini ve yakalananların işkenceye uğradıkları ve hatta öldürüldüklerini düşünen birçok insanla tanışma şerefine nail oldum bugüne kadar.

Her seferinde konuyu fazla uzatmadan kendilerine cep telefonumdan bu fotoğrafı göstererek şöyle dedim:

Sizce kendi ellerimle çektiğim bu fotoğraf sahte mi?

Sonuç olarak şunu söylemek mümkün:

İki farklı İran var; insanların çoğunluğunun düşündüğü İran ve bir de gerçek İran.

 

 5/10  Bomba Atsan Nafile – İnsan fotoğrafları

Sırbistan’ın başkenti Belgrad hakkında hafızamda kalan en güzel anılardan birini parklarda satranç oynayarak vakit öldüren emekli insanları seyretmek oldu.

İşin ilginç tarafı bizdeki köy kahvelerine hatunların ayak basmamaları hesabı yaşlı Sırp erkeklerde sadece kendi aralarında vakit geçiriyorlardı. Tek fark, bizim kahvelerde kart ya da okey oynanırken, Sırpların satranç ile vakit geçiriyor olmaları. Ha bir de çayları yok.

Anlattıklarına göre okulda öğrenmişler satranç oynamayı ve o gün bugündür oynamaya devam ediyorlar. 

Oyun esnasında o kadar ciddiler ki hiçbiri ağzını açıp diğerinin oyununa karışmıyor, öyle sessiz sedasısız bir ortamda oynuyorlar; ta ki biri yenilip yerini sıradakine devredene kadar.

Satranç oynarken dünyadan öyle kopuyorlar ki, bomba atsan nafile!

 

 6/10  Sırtımda Dünyanın Yükü – İnsan fotoğrafları

Doğrusu bu fotoğrafı çektiğim güne kadar sayısız çocuk arabası yine aynı şekilde içlerinde oturan çocuklar görmüştüm ama bu seferki biraz farklıydı.

Üstleri başları kir pas içinde çocuklar eski bir çocuk arabasıyla oynuyorlardı.

Arabanın içinde 10-11 yaşlarında bir çocuk oturuyor, arka tarafta bulunan ben diyim çanta siz deyin sepetin içinde ise 2-3 yaşlarında bir çocuk -tahminimce önde oturan delikanlının kendisine vermiş olduğu rahatsızlık nedeniyle- ortalığı yıkarcasına ağlıyordu; “sırtımda dünyanın yükü” dercesine. 

 

 7 /10  Bir Yaşam Tarzı – İnsan fotoğrafları

Sıcak bir Temmuz günü Girne’nin ara sokaklarında dolanıyorum. Güneyde her yerde olduğu üzere burada da insanlar sıcak havada ortalarda dolanmamaya yeminlilermiş hesabı etrafta kimsecikler yok.

Gerçi 10 dakika içerisinde nemden tişörtünüzün sırtınıza yapıştığı bir ortamda en mantıklıısı da bu olsa gerek.

O köşeyi dön bu köşeyi dön derken bir kulübün önünde buluyorum kendimi. Önünde ise fotoğrafımı çek dercesine duran tatlı bir Vespa gözüme ilişiyor.

Madem etrafta kimseler yok, ben de Vespa’yı kırmayayım dercesine fotoğraf makineme el attığım anda ahşap kapı açılıyor ve bir beyfendi çıkarak motosiklete biniyor.

“Ben bakmıyormuşum gibi çek panpa” dercesine artistçe bir sigara yakıyor motosikletinin üzerinde ve ortaya yukarıda gördüğünüz bu fotoğraf çıkıyor.

Kısa süren muhabbetimizi “Vespa bir yaşam tarzıdır” cümlesiyle sonlandırıyor ve gaza basarak Girne’nin dar sokaklarında gözden kayboluyor.

---

Bu da ilginizi çekebilir

Fotoğraflar eşliğinde İstanbul’da özlediklerim:

„İstanbul Fotoğrafları“

---

 

 8 /10  Filistin mi İsrail mi? – İnsan fotoğrafları

Ağlama Duvarı’nda ibadet eden bir Yahudi genç ve etrafta neredeyse her yerde göze çarpan çarşaf çarşaf bayraklar.

Acaba neredeyim? Filistin’de mi yoksa İsrail’de mi? Ya da işgal altındaki Filistin toprakları mı? Bu konuda herkesin kendince bir fikri vardır elbet.

Peki, hiç daha önceden Ağlama Duvarı’na yakında bakmış mıydınız? Buyrun arşivimden şu görüntülere de bir göz atın:

İlginçtir ki, arama motorlarında İsrail ile ilgili görsellere göz attığınızda bazılarının üzerinde oranın fotoğrafını göreceksinizdir. Nereden mi bahsediyorum? Kubbat-us-Sahra’dan! Peki orası neresi? Bir de bu fotoğrafa bakalım:

 

 9/10  Sevimli Şey – İnsan fotoğrafları

Evet, fotoğrafta görünen yer Kubbat-us-Sahra, birçok kişinin düşündüğü üzere Mescid-i Aksa değil.

Kubbat-us-Sahra’nın fotoğraflarını çektiğim esnada bir grup çocuk sürekli kadraja girme mücadelesi veriyorlar.

İçlerinden bir tanesi var ki, ağzı gözü çikolata içinde ve dişleri de aşağı yukarı o renge bürünmüş. Bir de kendisinin fotoğrafını çekiyorum.

Üstüne bir de o tadına doyum olmaz tatlı maddeden biraz daha alabileceği bir miktar parayı da kapınca kanka oluyoruz. N’lcak işte, sevimli şey!

Bu arada şayet siz de Kubbat-us-Sahra ile Mescid-i Aksa’yı karıştıranlardansanız, çektiğim şu görüntülere de bir bakmanızı rica ediyorum:

 

 10 /10  Bayrak – İnsan fotoğrafları

Son fotoğrafımız Bosna-Hersek’in başkenti Saraybosna’dan. Şüphesiz ki Gazi Hüsrev Bey Camii şehri ziyaret eden turistlerin uğrak noktalarından bir tanesi.

Bayrak ve hemen altında ellerini açmış dua eden bir beyfendinin oluşturdukları kombinasyonu ilginç bularak bu anı da ölümsüzleştirmeye karar veriyorum.

 

 #  Minik Pilot – İnsan fotoğrafları

Dünyanın en yaşanabilir şehri Viyana’dan “İnsan Fotoğraflari” başlıklı yazımı okuduysanız orada sizlerle paylaştığım 10 fotoğrafın içinde bir de bu yukarıda gördüğünüz minik pilotun fotoğrafını da görmüş olduğunuzu düşünüyorum. Henüz hâlâ görmediyseniz buyrun tıklayın.

Blogumun hayalet okuyucuları olan sevgili arkadaşlarım en çok bu fotoğrafı beğendiklerini söylediler.

---

Bu da ilginizi çekebilir

Viyana’dan insan fotoğrafları:

„İnsan Resimleri Viyana“

---

Hayalet okuyucu diyorum çünkü iz bırakmadan buralarda dolanmayı seviyorlar; hem yoklar hem de sağ olsunlar en azından ara sıra gerçek hayatta karşıma çıkmayı ihmal etmiyorlar.  😆